MEME BÜYÜTME

Estetik cerrahi, dokuların ve organların şeklini düzeltmek için yapılan bir cerrahi yöntemdir. Bu yöntem, hastanın isteği ve ideal anatomik ölçülere uygun olarak, şekli veya ölçüleri bozuk olan dokuların değiştirilmesini içerir. Örneğin, küçük olan memelerin silikon protez ile büyütülmesi bu yönteme bir örnektir. Rekonstrüktif cerrahi ise onarım ameliyatlarına odaklanır. Doğuştan eksik veya kusurlu olan organların, kaza, yanık veya tümör ameliyatı sonucunda kaybolan veya şekli bozulan organların yeniden oluşturulmasını içerir. Kanser nedeniyle alınan bir memenin yeniden yapılandırılması bu tür bir ameliyata örnek olabilir.

Estetik ameliyatlar genellikle ağrı düzeyi düşük olan müdahalelerdir. Bu ameliyatlar genellikle sadece deri ve deri altı dokularını etkilediğinden ağrı nadiren şiddetli olur. Olası hafif ağrılar genellikle 1-2 gün içinde kaybolur ve gerektiğinde ağrı kesicilerle kolayca kontrol altına alınabilir. Ancak, kasların dahil olduğu bazı ameliyatlar, örneğin meme protezi operasyonları, biraz daha uzun süren bir ağrı ve gerginlik hissiyle sonuçlanabilir. Yine de, her hasta farklı olduğundan ağrı deneyimi kişiden kişiye değişebilir. Ameliyat sonrası rahatsızlığı minimum düzeyde tutmak için doktorunuzun tavsiyelerini takip etmek önemlidir.

Estetik ameliyatlar genellikle minimal izler bırakır. Estetik ameliyatlar için uygun malzemeler ve özel dikiş materyalleri kullanılsa da, izlerin tamamen görünmez olması mümkün değildir. Ancak estetik ameliyatlarda izler genellikle gizlenir. Örneğin burun estetiği ameliyatında burun deliklerinin içine, göz kapağı estetiği ameliyatlarında göz kapağı içine, kulak operasyonlarında kulak arkasına gibi. Bazı ameliyatlarda izler tamamen gizlenemez, örneğin meme küçültme ameliyatlarında.

Hayır, silikonun kanser yapıcı etkisi bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Silikonlu olan bir kadının kanser riski, silikonsuz bir kadının riskiyle aynıdır. Ayrıca silikon, meme dokusunu öne çıkardığı için olası kanserin saptanabilmesini kolaylaştırır.

Yapılan çalışmalar, silikon protezlerin insan vücudunda maruz kalabileceği yüksek ve düşük basınçlara dayanıklı olduğunu göstermiştir. Patlama riski son derece düşüktür.

Standart silikon implantların belirli bir ömrü yoktur. Bu implantların ömür boyu kullanılabileceği söylense de, 15 yıl gibi bir süre sonunda  yenisiyle değiştirilmesi veya tamamen çıkartılması sıklıkla gündeme gelmektedir.

Silikon implant uygulamasının emzirmeye herhangi bir engeli yoktur. Emzirme işlemi sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilebilir. Çünkü silikon yerleştirme ameliyatı süt bezlerine hiçbir zarar vermez.

Karın germe operasyonundan sonra doğum yapmak mümkündür, ancak operasyondan sonra en az 1 yıl beklemek önemlidir. Bu süre, vücudun tam olarak iyileşmesi ve operasyon sonrası etkilerin azalması için gereklidir.

Benleri aldırmak kanser yapmaz. Bu, tamamen yanlış bir kanıdır. Zaten kanserli olan veya kanser riski taşıyan benlerin çıkarılması, bugün bilinen en etkili tedavi yöntemidir. Bu işlem, eksizyon yani cerrahi bir şekilde gerçekleştirilir.

Yeni oluşmuş yara, yanık, dövme izleri vb. durumlarda hemen müdahale etmek yerine, en az 6 ay beklemek daha sağlıklıdır. Bu süre içinde izin son şekli görülür ve düzeltme yapılabilir. Yara ve yanık izleri tamamen yok edilemez, ancak küçültülebilir veya hafifletilebilir. Estetik ameliyat sonucunda elde edilecek başarı oranı, kişinin cilt yapısı, yaşı, izin boyutları, vücuttaki konumu ve derinliği gibi faktörlere bağlıdır. Doktorunuzun önerilerine danışmak önemlidir.

Estetik ameliyatlar, ruh ve beden sağlığı yerinde olan herkese uygulanabilir. Ancak bazı ameliyatlar için yaş sınırlaması veya ameliyatın ideal olarak yapılabileceği bir yaş bulunmaktadır. Örneğin, dudak yarığı ameliyatı genellikle bebekler 3-6 aylıkken, damak yarığı ameliyatı 9-12 aylıkken, kepçe kulak ameliyatı 5-6 yaşında, meme büyütme estetiği ve burun estetiği 18 yaşından sonra, yüz germe ameliyatı ise genellikle 40 yaşından sonra uygulanmaktadır.

Estetik ameliyatların riskleri, diğer cerrahi girişimlerde olduğu gibi ağırlıklı olarak kişinin genel sağlık durumundan kaynaklanabilecek risklerdir. Bunun dışında, estetik ameliyatların kendilerinden kaynaklanan özel riskleri olsa da bunlar son derece nadir görülen durumlardır. Estetik ameliyatlar, hayati organlarla ilgili olmadığından dolayı hastaların sağlığı veya yaşamı riske atılmaz.

Hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalıkları gibi durumlarda da kontrollü bir şekilde estetik operasyonlar yapılabilir. Ancak önceden gerekli testlerin yapılması ve durumun değerlendirilmesi daha uygun olacaktır.

Estetik ameliyatlar, hayati organ ameliyatları kadar riskli olmasa da, diğer cerrahi girişimler gibi belirli önlemlerin alınması gereken işlemlerdir. Bu önlemler, sadece tam teşekküllü hastanelerin teknik donanımı ile sağlanabilir. Muayenehane, dispanser, poliklinik gibi yerlerde genel anestezi altında estetik ameliyat yapılması hem yasal değildir hem de ciddi sakıncaları bulunmaktadır. Ancak lokal anestezi altında uygulanabilecek küçük ve orta çaplı ameliyatlar muayenehanelerde yapılabilir.

Estetik ameliyat sonrasında genellikle aynı gün taburcu olmak mümkündür. Genel anestezi altında yapılan ameliyatlardan sonra, takip açısından 1 gün hastanede kalınması tavsiye edilir. Nadir durumlarda, 2-3 gün hastanede kalınması gerekebilir. İyileşme süreci, bandajların, alçıların, dikişlerin vücuttan çıkarılması genellikle 1 hafta içinde tamamlanır. Oluşan yeni şeklin son halini alması ise haftalar veya aylar alabilir.

Sigara içmenin estetik operasyonlara etkisi vardır. Sigara içindeki toksik maddeler, dokuların ve yara iyileşmesinin olumsuz etkilenmesine yol açabilir. Bu nedenle estetik cerrahide sigara içmenin direkt olarak yara izi üzerinde negatif etkisi bulunmaktadır.

Hiçbir sağlık sigortası estetik operasyonları karşılamamaktadır. Estetik ameliyatlar genellikle kişisel tercihler doğrultusunda yapılan işlemlerdir ve sağlık sigortaları tarafından teminat altına alınmamaktadır.

Operasyon sonrası mükemmel sonuçlar elde etmek için doktorunuzun önerilerine uymalısınız. Ameliyat sonrası pansuman ve kontrollerinizi düzenli olarak yapmalısınız. Verilen ilaçları düzenli olarak kullanmalısınız. Doktorunuzun yönlendirmelerine dikkat etmek, estetik ameliyat sonrası olası komplikasyonların ve hayal kırıklıklarının önüne geçmede önemlidir.

Estetik ameliyatların maliyeti, birkaç faktöre bağlı olarak belirlenir. Bu faktörler arasında kullanılan malzemeler, ameliyat süresi, anestezi şekli ve ameliyatın riski yer alır. Estetik cerrahi, sadece bir cerrahi dalı değil aynı zamanda bir sanattır ve bu yönü önemle göz önünde bulundurulmalıdır. Maliyetin ötesinde, ameliyatın mükemmel bir şekilde gerçekleştirilmesi en önemli husustur.

Doktor seçimi hayatınızda alacağınız en önemli kararlardan biridir, çünkü kendi vücudunuzu emanet edeceğiniz kişiyi seçeceksiniz. İstediğiniz sonuca ulaşmak için doğru hekimi bulmak, başarılı bir ameliyatın temel adımıdır. Bu nedenle, en iyi ameliyatı gerçekleştirecek cerrahı bulabilmek için zaman ayırmak önemlidir.
Yakın çevrenizden, özellikle de daha önce aynı ameliyatı geçiren birinden tavsiye istemek, en doğru yöntemlerden biridir. Sağlık sektöründe çalışan tanıdıklarınız da size iyi bir danışman olabilir. Onlar, cerrahın ameliyat esnasındaki tavırlarını, tecrübesini ve rahatlığını birebir görebilme şansına sahip olduklarından, değerli bilgiler sunabilirler. Bu nedenle anestezi doktorları ve ameliyat hemşireleri de ilk danışmanız gereken kişiler arasında olmalıdır.
Eğer bu meslek gruplarından kişileri tanımıyorsanız, düşündüğünüz cerrahın ameliyat yaptığı hastaneyi ziyaret ederek araştırma yapmak da ikinci bir yol olabilir. Hastane çalışanları size konuda yardımcı olabilirler.
Cerrah seçerken yapılan en büyük hatalardan biri, cerrahın kişisel tecrübelerini dikkate almadan, her cerrahın aynı ameliyatı yapabileceği düşüncesidir. Öncelikle fiyat sorgulamak yerine cerrahın uzmanlık eğitimi, deneyimi, el becerisi, daha önce kaç defa aynı ameliyatı gerçekleştirdiği ve bunu ne sıklıkla yaptığı gibi konulara odaklanmak gerekir.
Cerrahın tıp alanındaki gelişmeleri takip etme sıklığı, katıldığı kongre ve kurslar, bilimsel dergilerdeki yazıları gibi faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. Sürekli kendini yenileyen, ameliyatlar hakkındaki gelişmeleri takip eden bir cerrahın tercih edilmesi önemlidir. Ayrıca cerrahın bulunduğu ülkedeki ulusal estetik cerrahi derneğine üye olup olmadığı da güvenilirliği açısından önemli bir kriterdir.
Seçilecek cerrahın ameliyatları nerede gerçekleştirdiği ve hastanenin kalitesi de önemli bir konudur. Sağlık ve güvenliğe önem veren bir cerrah, hastanenin kalitesinden ödün vermemelidir.
Cerrahın ameliyat sırasında veya sonrasında ortaya çıkabilecek istenmeyen durumları zamanında tanıyıp müdahale edebilme yeteneği de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle, estetik plastik cerrahi alanında uzmanlaşmış bir cerrah seçilmelidir.